to distinguish or differentiate

listen to the pronunciation of to distinguish or differentiate
Englisch - Türkisch

Definition von to distinguish or differentiate im Englisch Türkisch wörterbuch

difference
{i} fark

Bugün ya da yarın gitmen pek fark yaratmayacak. - It will not make much difference whether you go today or tomorrow.

İngiliz İngilizcesi ve Amerikan İngilizcesi arasında bazı farklar vardır. - There are some differences between British English and American English.

difference
{i} ayrım

Geçmiş, şimdi ve gelecek arasındaki ayrım sadece çok yaygın yanılsamadan başka bir şey değildir. - Difference between the past, present, and future is nothing but an extremely widespread illusion.

difference
(Biyoloji) farklılık

Yazar Hollandalı ve Amerikalı öğrencilerle çalışırken hangi kültürel farklılıkları buldu? - What cultural differences did the author find in working with Dutch and American students?

İnsanların farklılıklarının farkında olması gerekir, ama aynı zamanda onları yaygınlığını da kucaklamalılar. - People need to be aware of their differences, but also embrace their commonness.

difference
{i} benzememe
difference
mübayenet
difference
(Tıp) diferans
difference
uyuşmak
difference
anlaşmazlık
difference
tefavüt
difference
uyuşmazlık
difference
{i} fikir ayrılığı
difference
{i} ayrılık, fark
difference
{i} olağandışılık
difference
{i} ihtilaf
difference
ayırıcı özellik
Englisch - Englisch
difference
to distinguish or differentiate

    Silbentrennung

    to dis·tin·guish or dif·fer·en·ti·ate

    Türkische aussprache

    tı dîstînggwîş ır dîfırenşieyt

    Aussprache

    /tə dəˈstəɴɢgwəsʜ ər ˌdəfərˈensʜēˌāt/ /tə dɪˈstɪŋɡwɪʃ ɜr ˌdɪfɜrˈɛnʃiːˌeɪt/
Favoriten