İş için kimi seçeceğine karar vermek sana kalmış.
- It rests with you to decide whom to choose for the job.
Karar vermek size kalmış.
- It's for you to decide.
Sigarayı bırakmaya karar verdi.
- He decided to quit smoking.
İşinden ayrılmaya karar verdi.
- She decided to quit her job.
Evime gelmek için zahmet etmeyin.
- Don't bother to come to my house.
Yarın gelmek zorunda kalacaksın.
- You'll have to come tomorrow.