to bestow (a thought or gesture) towards (someone or something)

listen to the pronunciation of to bestow (a thought or gesture) towards (someone or something)
Englisch - Türkisch

Definition von to bestow (a thought or gesture) towards (someone or something) im Englisch Türkisch wörterbuch

wish
{f} dilemek

Sadece sana şans dilemek için uğradım. - I just stopped by to wish you luck.

Sana iyi şans dilemek için geldim. - I came to wish you good luck.

wish
{i} arzu

Onun arzusu iyi bir öğretmen olmaktır. - Her wish is to become a good teacher.

Tanrı ile konuşma arzusu saçmadır. İdrak edemediğimiz birisiyle konuşamayız. - The wish to talk to God is absurd. We cannot talk to one we cannot comprehend.

wish
{i} dilek

Bu harika günde bütün en iyi dileklerimle. - All the best wishes on this wonderful day.

Doğum gününde dilek tutmak bir Amerikan geleneğidir. - It's an American tradition to make a wish on your birthday.

wish
{i} istek

Babanızın çabuk iyileşmesi için isteklerim. - My wishes for your father's rapid recovery.

Onun isteklerinin aksine o onu yakarak kül etti. - She cremated him against his wishes.

wish
{f} dile

Keşke olduğum gibi olmayı dilediğim zaman olduğum gibi olsam. - I wish I were what I was when I wished I were what I am.

Tom'un Mary ile evlenmemiş olmayı dilediği zamanlar olmuştur. - There were times when Tom wished he hadn't married Mary.

wish
{f} 1. Dilek belirtir: I wish you'd shut up. Sen bir sussan. I wish they'd come today. Bugün bir gelseler. I wish they were coming today. Gönül
wish
{i} isteme

Ken onun İngilizcesini tazelemeyi istemektedir. - Ken wishes to brush up his English.

Kocanızla iletişim kurmayı istemenizi anlıyorum. - I understand you wish to contact your husband.

wish
Dilek belirtir: I wish you'd shut up. Sen bir sussan. I wish they'd come today. Bugün bir gelseler. I wish they were coming today. Gönül
wish
istemek

Ken onun İngilizcesini tazelemeyi istemektedir. - Ken wishes to brush up his English.

Jane İngiltere'de sumo görebilmeyi istemektedir. - Jane wishes she could see sumo in England.

wish
{i} umut
wish
{f} umut etmek
Englisch - Englisch
wish
to bestow (a thought or gesture) towards (someone or something)
Favoriten