Babana en iyi dileklerimle.
- Best regards to your father.
Yönetici ve moderatörler en iyi dil aracı Tatoeba Project için çalışıyorlar.
- Administrator and moderators are working for the best language tool, Tatoeba Project.
Sınavda elimden gelenin en iyisini yapacağım.
- I'll do my best on the test.
Bizim restoran en iyisidir.
- Our restaurant is the best.
Yapabileceğinin en iyisi bu mu?
- Is that the best you could do?
Tom yapabileceğinin en iyisini yapıyor.
- Tom does the best he can.
O en çok seyahat etmekten hoşlanır.
- She likes traveling best of all.
En çok hangi konuları seversin?
- What subjects do you like the best?
En fazla üç saat satın aldık.
- We've bought three hours at best.
En iyi biçimde sonuçlanmasını umuyoruz.
- We're hoping for the best.
Tom işi elinden gelen en iyi şekilde yaptı.
- Tom did the job the best he could.
O, fırsatı en iyi şekilde değerlendirdi.
- He made the best of the opportunity.
Sizinle temasa geçmek için en iyi yol hangisidir?
- What's the best way to get in touch with you?
Sınavı geçmek için elimden geleni yapacağım.
- I will do my best to pass the examination.
You did not win because I was sloppy. You bested me, Uncle. I've never seen you fight like that before.”.
I did my best.
... in advanced manufacturing. That's why we've got to make sure that we've got the best ...
... control. 30 years is one of our best projections as to when we can finally put that reactor ...