Onun bize anlattığı şakayı anlayamadım. - I couldn't catch on to the joke he told us.
Onun bize anlattığı şakayı anlayamadım.
I couldn't catch on to the joke he told us.
Ben bir yabancı olduğum için, şakayı anlayamadım. - Being a foreigner, I couldn't catch on to the joke.
Ben bir yabancı olduğum için, şakayı anlayamadım.
Being a foreigner, I couldn't catch on to the joke.
He didn't have to explain; I caught on right away.