to become less hot; to lose heat

listen to the pronunciation of to become less hot; to lose heat
Englisch - Türkisch

Definition von to become less hot; to lose heat im Englisch Türkisch wörterbuch

cool
{s} klas

Klas ve farklı olmak için Hawaii tişörtümü ve yeşil şortumu giymeyi tercih ettim, ama çabucak beyaz gömlek ve siyah pantolona alıştım. - I preferred wearing my Hawaiian T-shirt and green shorts to be cool and different, but I quickly got used to the white shirt and black slacks.

Bana gelince, uluslar arası klas bir insan olmaya çabalamak yerine, açık fikirli bir dünya insanı olmak istiyorum. - As for me, instead of trying to be a cool, international man, I would like to be an open-minded earth person.

cool
{f} serinletmek
cool
{f} yatışmak
cool
serinleşmek
cool
serinlik

Nehre vardığımızda bir serinlik hissettik. - We felt the coolness when we arrived at the river.

cool
sakinlik
cool
soğukkanlı

Sarah'nın genç arkadaşları korkmaya başladı. Sadece o soğukkanlılığını korudu ve arkadaşlarını rahatlattı. - Sarah's young friends were starting to be scared. Only she kept her cool and reassured her friends.

Tom soğukkanlılığını asla kaybetmez. - Tom never loses his cool.

cool
serinlemek

Bir domuz serinlemek için çamurda yuvarlanır. - A pig will wallow in the mud in order to cool down.

Yazın serinlemek için en sevdiğin yol nedir? - What's your favorite way to stay cool in the summer?

cool
soğutmak

Güneşe göre bir evin yönünü değiştirerek evi ısıtmak ya da soğutmak için gerekli ya da boşa harcanmış enerjinin yüzde otuzunu tasarruf edebilirsiniz. - By simply changing the orientation of a house in relation to the sun, you can save up to thirty percent of the energy required or wasted for heating or cooling it.

Tom soğutmak için pastayı mutfak penceresi eşiğine koydu. - Tom put the pie on the kitchen windowsill to cool.

cool
serinkanlılıkla
cool
Soğukkanlılığını kaybetti
cool
{s} tamı tamına
cool
mükemmel

Norveç Reggae'si çok harika. Sadece mükemmel. - Norwegian reggae is very cool. Simply excellent.

cool
serinsoğukkanlılık
cool
He blew his cool
cool
{s} abartısız
cool
{s} insanı serin tutan (giysi)
Englisch - Englisch
cool
To become less
lessen
to become less hot; to lose heat
Favoriten