Sabırlı olmayı öğrendi.
- He has learned to be patient.
O çok düşünceli ve sabırlı.
- She is very thoughtful and patient.
Bekleme salonunda beş hasta vardı.
- Five patients were in the waiting room.
Kanser hastaları sıklıkla bulantı nöbetlerini azaltmakla uğraşmak zorundadır.
- Cancer patients often have to deal with debilitating bouts of nausea.
Benim tavsiyem sabırlı olmaktır.
- My advice is to be patient.
Sabırlı olmak zorundayız.
- We have to be patient.
The subject of a passive verb is usually a patient.
... patient at a time. ...
... together at once, do one test instead of having the patient run around with 10 tests. Let's ...