to be or become unfastened or unrestrained

listen to the pronunciation of to be or become unfastened or unrestrained
Englisch - Türkisch

Definition von to be or become unfastened or unrestrained im Englisch Türkisch wörterbuch

unlock
{f} kilidini açmak

Ben senin sırlarının kilidini açmak istiyorum. - I want to unlock your secrets.

unlock
(Bilgisayar) kilitleme

Çoğu zaman, kapı ve pencerelerimi kilitlemeden bırakırım. - I leave my windows and doors unlocked most of the time.

Tom kapıyı kilitlemeden bıraktı. - Tom left the door unlocked.

unlock
kilitten kurtarmak
unlock
ortaya çıkarmak
unlock
kilidini aç

Tom çekmecenin kilidini açtı. - Tom unlocked the drawer.

Tom kapının kilidini açtı ve onu açtı. - Tom unlocked the door and opened it.

unlock
{f} kilidini açmak: She unlocked the door. Kapıyı açtı./Kapının kilidini açtı
unlock
{f} açmak

Tom kapıyı açmak için gitti fakat o zaten açıktı. - Tom went to unlock the door, but found that it was already unlocked.

Ben senin sırlarının kilidini açmak istiyorum. - I want to unlock your secrets.

unlock
{f} ortaya çıkarmak: His translations have unlocked for us a
unlock
(to) (kilidi) açmak
unlock
meydana çıkarmak
unlock
(İnşaat) kilit açmak
unlock

Kapıyı açabilmem için bana anahtarları ver. - Give me the keys so I can unlock the door.

Tom çekmecenin kilidini açtı. - Tom unlocked the drawer.

unlock
(to) kilidi açmak
unlock
çözmek
Englisch - Englisch
unlock

The safe was already unlocked.

to be or become unfastened or unrestrained
Favoriten