O inanılmaz derecede toy.
- She's unbelievably naive.
Bu kadar toy olduğuna şaşırdım.
- I'm surprised that you're so naive.
Nasıl bu kadar saf olabilirsin?
- How can you be so naive?
İnanılmaz şekilde safsın.
- You're incredibly naive.
Onun naif göründüğünü biliyorum.
- I know that sounds naive.
Bazı erkekler bebekler kadar naifler.
- Some men are as naïve as infants.
Ben saf değilim, sadece iyimserim.
- I'm not naive, I'm just an optimist.
Surely you're not naive enough to believe adverts!.