Hanımefendilerin huzurunda şapkalarınızı çıkarmak zorundasınız.
- You must take off your hats in the presence of ladies.
Yakın zamanda bir babanın büyük ailesinin huzurunda, erkek çocuklarımdan hiçbirinin avukat olmasını istemiyorum. dediğini duyduk.
- Not long ago we heard a father say in the presence of his large family, I don't want any of my boys to be lawyers.
O, öğle yemeğinde zamanında olmak için babasına söz verdi.
- She promised her father to be in time for lunch.
İlerde ne olmak istiyorsun?
- What do you want to be in the future?
... along the roads the presence of numerous caravan serai attest to the intense ...