to be in the presence of

listen to the pronunciation of to be in the presence of
Englisch - Türkisch
huzurunda olmak
in the presence of
huzurunda

Hanımefendilerin huzurunda şapkalarınızı çıkarmak zorundasınız. - You must take off your hats in the presence of ladies.

Yakın zamanda bir babanın büyük ailesinin huzurunda, erkek çocuklarımdan hiçbirinin avukat olmasını istemiyorum. dediğini duyduk. - Not long ago we heard a father say in the presence of his large family, I don't want any of my boys to be lawyers.

be in the
olmak
to be in
olmak

O, öğle yemeğinde zamanında olmak için babasına söz verdi. - She promised her father to be in time for lunch.

İlerde ne olmak istiyorsun? - What do you want to be in the future?

in the presence of
kucağında
in the presence of
(birinin) önünde/yanında/huzurunda: in the presence of a large company büyük bir topluluk önünde. Don't say that in her presence! Onun yanında
Englisch - Englisch

Definition von to be in the presence of im Englisch Englisch wörterbuch

in the presence of
near, in the midst of, in the immediate surroundings of
to be in the presence of

    Silbentrennung

    to be in the pres·ence of

    Türkische aussprache

    tı bi în dhi prezıns ıv

    Aussprache

    /tə bē ən ᴛʜē ˈprezəns əv/ /tə biː ɪn ðiː ˈprɛzəns əv/

    Videos

    ... along the roads the presence of numerous caravan serai attest to the intense ...
Favoriten