Okul günlerimde başıboş olduğum için pişmanım.
- I regret having been idle in my school days.
Er ya da geç, bu başıboşluğundan pişman olacaksın.
- Sooner or later, you will regret your idleness.
Onun meşgul olduğunu sanıyordum ama tam tersine boştaydı.
- I thought he was busy, but on the contrary he was idle.
İnsanlar kadar zengin olurlarsa olsunlar, boşta olmamalılar.
- No matter how rich a man may be, he ought not to be idle.
Boş duran eller şeytanın aletidir.
- Idle hands are the devil's tool.
Makineler artık atıl durumda.
- The machines are idle now.
O, boş fantezilere sahip gibi görünüyor.
- He seems to be possessed with idle fancies.
Biz boş eğlence için yaşamıyoruz.
- We do not live for idle amusement.
Onun aylaklığı olmasa o hoş bir adam olurdu.
- If it were not for his idleness, he would be a nice fellow.
Aylaklık şeytanın atölyesidir.
- Idleness is the devil's workshop.
Yaz tatili her zaman tembellik ve rahatlamaya eşittir.
- Summer vacation always equals idleness and relaxation.
Sınavda başarısız oluncaya kadar tembelliğinden pişman olmadı.
- He did not repent of his idleness till he failed in the examination.
Çalışma avareliğe tercih edilir.
- Work is preferable to idleness.
Uyuşukluk ya da tembellik yedi ölümcül günahtan biridir.
- Sloth or laziness is one of the seven deadly sins.
Yedi ölümcül günah şunlardır: kibir, kıskançlık, açgözlülük, öfke, şehvet düşkünlüğü, oburluk ve tembellik.
- The seven deadly sins are: pride, envy, greed, anger, lust, gluttony and sloth.
Uyuşukluk ya da tembellik yedi ölümcül günahtan biridir.
- Sloth or laziness is one of the seven deadly sins.
idle hours.
... Because idle hands are the devil's workshop. ...