Yurt dışında bir geziye davet edildim, ama ben gitmek istemiyorum.
- I've been invited on a trip abroad, but I don't want to go.
Yurt dışında seyahat şimdi daha popüler.
- Traveling abroad is now more popular.
Yurtdışında okumaya karar verdim.
- I decided to go abroad to study.
Yurtdışına giden öğrencilerin sayısı artmaktadır.
- The number of students going abroad is on the increase.
Öğrenim yapmak için yurtdışına giden öğrenci sayısı her yıl artmaktadır.
- The number of students going abroad to study is increasing each year.
Yurtdışına giderken, bir çift gözlük daha almalısınız.
- You should take another pair of glasses when you go abroad.
Yurtdışında okuma kararım ebeveynlerimi şaşırttı.
- My decision to study abroad surprised my parents.
Okulu bitirdikten sonra yurtdışında eğitim yapacağım.
- I will study abroad when I have finished school.
Yurt dışında bir gezi size yarar sağlayacaktır.
- You will benefit by a trip abroad.
Yirmili yaşlarda birçok geç kadın yaz tatilleri esnasında yurt dışına gitmeyi planlıyorlar.
- Many young women in their 20s plan to go abroad during their summer holidays.
Gittikçe daha fazla çift balayı gezilerine yurt dışına gitmektedir.
- More and more couples go on honeymoon trips abroad.
Yurt dışına seyahat etmek benim en sevdiğim şeylerden biridir.
- Traveling abroad is one of my favorite things.
We have broils at home and enemies abroad.
A tree spreads its branches abroad.
to walk abroad.
... up in sourcing jobs from abroad ...
... they can send abroad to grow their economy. So we've developed a robust civilian capacity. ...