to ascend or mount laboriously, esp

listen to the pronunciation of to ascend or mount laboriously, esp
Englisch - Türkisch

Definition von to ascend or mount laboriously, esp im Englisch Türkisch wörterbuch

climb
tırmanmak

Tom tepeye tırmanmak için çabaladı. - Tom struggled to climb to the top.

Şu dağa tırmanmak istiyoruz. - We'd like to climb that mountain.

climb
tırmanış

Tom kaya tırmanışına gitti. - Tom went rock climbing.

Altı saatlik tırmanıştan sonra, nihayet dağın zirvesine ulaşmayı başardık. - After six hours' climbing, we finally succeeded in reaching the top of the mountain.

climb
{f} çıkmak

Tom merdiven çıkmaktan nefret eder. - Tom hates climbing ladders.

Merdiven çıkmak daha sağlıklıdır. - It is healthier to climb the stairs.

climb
yokuş

Keskin yokuşu tırmandık. - We climbed a sharp slope.

climb
yükselmek
climb
tırmanma

Mt.Fuji'ye tırmanmak istiyorum. - I want to climb Mt. Fuji.

Şu dağa tırmanmak istiyoruz. - We'd like to climb that mountain.

climb
tırman

Ben iki kez Mt. Fuji'ye tırmandım. - I've climbed Mt. Fuji twice.

Bir ayı ağaca tırmanabilir. - A bear can climb a tree.

climb
(isim) tırmanış, tırmanma, yükselme
climb
{i} tırmanacak yer
climb
climb yüksel/tırman
climb
climb down inmek
climb
yokuş/tırmanış/tırmanma
climb
{f} sarılarak tırmanmak
climb
{f} aşama kaydetmek
Englisch - Englisch
climb
to ascend or mount laboriously, esp
Favoriten