Odada hiç kimse yoktu.
- There was hardly anyone in the room.
Onlar hiç kimseyi görmediklerini söylediler.
- They said they hadn't seen anyone.
Herhangi birinin öyle bir şey söylediğini asla duymadım.
- Never have I heard anyone say a thing like that.
Herhangi biri katılabilir.
- Anyone can participate.
Odada hiç kimse yoktu.
- There wasn't anyone in the room.
Odada hiç kimse yoktu.
- There was hardly anyone in the room.
Başka herhangi birisi onu hissetti mi?
- Did anyone else feel that?
Neden herhangi birisi dikkat etmeli?
- Why should anyone care?
Tom Fen dersinde kendi sınıfındaki herkesten daha iyidir.
- Tom is better at science than anyone else in his class.
Tom, herkesle iyi geçiniyor gibi görünmüyor.
- Tom doesn't seem to get along well with anyone.
Herhangi biri onu yapabilir.
- Anyone could do that.
Pekala, evet, fakat herhangi birinin bilmesini istemiyorum.
- Well, yes, but I don't want anyone to know.
Odada hiç kimse yoktu.
- There wasn't anyone in the room.
Bunu güvenli bir yerde sakla. Ona kimsenin dokunmasını istemiyorum.
- Hide this in a safe place. I don't want anyone getting their hands on it.
Tom birisi ya da bir şey tarafından gözdağı verilen insan türü değildir.
- Tom isn't the kind of person who is intimidated by anyone or anything.
Tom'un şu anda birisiyle konuşmak için vakti yok.
- Tom doesn't have time right now to talk to anyone.
Bu soğuk yerde güvenebileceğin herhangi bir kimse var mı?
- Is there anyone you can trust in this cold place?
İstediğin herhangi bir kimseyi getirebilirsin.
- You may bring anyone you want.
... was very badly written, so it allowed anyone else to do that, too. Once you were infected, ...
... go to the ' the Arabs or the Venezuelans or anyone else. That wasn't true in his ...