Bana o koyun etinden biraz ayır. Bir parça et için açlıktan ölüyorum.
- Save me some of that mutton. I'm starving for a bit of meat.
Tom üniversiteden beri bir parça değişmedi.
- Tom hasn't changed a bit since college.
Kimya ile zerre kadar ilgilenmiyorum.
- I'm not a bit interested in chemistry.
Biraz sakinleşmelisin.
- You should relax a bit.
Sana biraz tavsiye verebilir miyim?
- Can I give you a bit of advice?
Could you move that up a bit?.