to a considerable degree, to a great extent

listen to the pronunciation of to a considerable degree, to a great extent
Englisch - Türkisch

Definition von to a considerable degree, to a great extent im Englisch Türkisch wörterbuch

heavily
ağır bir biçimde
heavily
ağırca
heavily
ağır

Benim karaciğerim ağır biçimde hasar görmüştür. - My liver is heavily damaged.

Teşvik paketi ağır biçimde eleştirildi. - The stimulus package was heavily criticised.

heavily
çok

Dün çok yağmur yağdı. - It rained heavily yesterday.

Bill babasının çokça sigara içmesinden nefret ediyor. - Bill hates his father smoking heavily.

heavily
aşırı derecede

Bill, babasının aşırı derecede sigara içmesinden nefret ediyor. - Bill hates that his father smokes heavily.

Tom aşırı derecede nefes alıyordu. - Tom was breathing heavily.

heavily
ağır şekilde

Bina yangında ağır şekilde hasar gördü. - The building was heavily damaged by fire.

Ağır şekilde sakinleşmiştim. - I was heavily sedated.

heavily
şiddetle

Tom şiddetle öksürmeye başladı ve onun sağlığı hakkında endişeliyim. - Tom has started coughing heavily and I'm worried about his health.

Ne kadar şiddetle kar yağarsa yağsın gitmek zorundayım. - No matter how heavily it snows, I have to leave.

Englisch - Englisch
heavily

heavily tattooed.

to a considerable degree, to a great extent
Favoriten