Englisch - Türkisch
Definition von time when you are free to do things that you enjoy im Englisch Türkisch wörterbuch
- spare time
- zaman ayırmak
Zaman ayırmak için ne yapmalıyım?
-What should I do in order to spare time?
- spare time
- vakit ayırmak
- free time
- boş zaman
Tom Mary'nin biraz boş zamanı oluncaya kadar beklemeye karar verdi.
-Tom decided to wait until Mary had some free time.
Genellikle üniversite öğrencilerinin lise öğrencilerine göre daha fazla boş zamanı vardır.
-Generally speaking, college students have more free time than high school students.
- spare time
- boş zaman
Yuriko boş zamanında çiçekleri düzenler.
-Yuriko arranges flowers in her spare time.
Boş zamanımda Tatoeba'da cümle çeviririm.
-I translate sentences on Tatoeba in my spare time.
- free time
- serbest zaman
Serbest zamanımda bloğuma yazıyorum.
-In my free time, I write on my blog.
- spare time
- boş vakit
Tom'un boş vakitlerinde ne yaptığını biliyor musunuz?
-Do you know what Tom does in his spare time?
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von time when you are free to do things that you enjoy im Englisch Englisch wörterbuch
- spare time
- free time
time when you are free to do things that you enjoy
Silbentrennung
time when you are free to do things that you en·joyTürkische aussprache
taym hwen yu ır fri tı du thîngz dhıt yu encoyAussprache
/ˈtīm ˈhwen ˈyo͞o ər ˈfrē tə ˈdo͞o ˈᴛʜəɴɢz ᴛʜət ˈyo͞o enˈʤoi/ /ˈtaɪm ˈhwɛn ˈjuː ɜr ˈfriː tə ˈduː ˈθɪŋz ðət ˈjuː ɛnˈʤɔɪ/
Resimler
Historie
Favoriten