O, elimden sıkıca tuttu.
- She held on to my hand tightly.
O, kolumu sıkıca kavradı.
- She gripped my arm tightly.
Ben ona sıkıca sarıldım.
- I hugged her tightly.
Ben koşuya gitmeden önce ayakkabılarımı her zaman sıkı bağlarım.
- I always tie my shoes tightly before I go jogging.