Köpeğimizi bağlı tutmak zorundayız.
- We have to keep our dog tied.
Ben şu anda bağlıyım.
- I'm tied up right now.
Tek bir şirkete bağlanmak istemiyorum.
- I don't want to be tied to one company.
Annem bir parça ip ile üç kurşun kalemi bağladı.
- Mother tied up three pencils with a piece of string.
Tom paketi sardı ve iplerle bağladı.
- Tom wrapped the package and tied it with strings.
Kitaplar birbirine bağlanmıştı.
- The books were tied up in a bundle.
Rıhtıma bağlanmış birkaç balıkçı teknesi var.
- There are a number of fishing boats tied up at the dock.
... Now, we're able to do this because your book purchase is tied to your Google account, not ...
... they remain tied to more ancient ways of life. ...