Hırsızlar, kendilerini bekleyen bir arabayla kaçtılar.
- The thieves made off in a waiting car.
Hırsızlar arasında onur vardır.
- There is honor among thieves.
Hırsız arabaya zorla girmek için bir tornavida kullandı.
- The thief used a screwdriver to break into the car.
Onun bir hırsız olduğu ispatlandı.
- It was proved that he was a thief.
Hırsızlar saraya girdi ve prensesin elmaslarını çaldılar.
- Thieves broke into the palace and stole the princess's diamonds.
Hırsızlar güvenlik görevlileri tarafından fark edilmeden veya alarm sistemini harekete geçirmeksizin kocaman altın madeni paraları çaldılar.
- The thieves stole the giant gold coin without being noticed by security guards or activating the alarm system.
Hırsızlar çalıntı yağmayı kendi aralarında böldü.
- The thieves divvied up the stolen loot among themselves.
Hırsızlar kadının arabasını çalmak istedi fakat beceremediler çünkü düz vites kullanmasını bilmiyorlardı.
- The thieves tried to steal the woman's car, but they couldn't because they didn't know how to drive a manual.