Definition von the typical weather in an area over a long period of time im Englisch Türkisch wörterbuch
- climate
- {i} iklim
Yeni Zelanda'nın iklimi, Japonya'nınkine benzerdir.
-The climate of New Zealand is similar to that of Japan.
Japonya'da iklim İngiltere'dekinden daha ılımandır.
-The climate in Japan is milder than in England.
- climate
- {i} şartlar
- climate
- (Tıp) klimat
- climate
- abuhava
- climate
- hava
Yakında buradaki havaya alışacaktır.
-He will soon get used to the climate here.
Bugün, Güneydoğu'da göreceli bir barış havası vardır.
-Today, there is a climate of relative peace in the south-east.
- climate
- ortam
Ortam farklılaştı mı?
-Has the climate changed?
Bundan daha iyi bir ortam bulunamaz.
-One can hardly find a more suitable climate.
- climate
- {i} bölge
Kıyı bölgelerinin genellikle daha yumuşak iklimleri vardır.
-Coastal regions generally have milder climates.
Bütün kıyı bölgelerinin ılıman iklimleri yoktur.
-Not all coastal regions have mild climates.
- climate
- {i} çevre
ENERGY STAR, işletmelerin ve bireylerin tasarruf yapmasına ve üstün enerji verimliliği ile iklimimizi korumasına yardımcı olan bir ABD Çevre Koruma Ajansı gönüllü programıdır.
-ENERGY STAR is a U.S. Environmental Protection Agency (EPA) voluntary program that helps businesses and individuals save money and protect our climate through superior energy efficiency.
Relevante Übersetzungen
Definition von the typical weather in an area over a long period of time im Englisch Englisch wörterbuch
- climate