the track and roadbed of a railway; railroad

listen to the pronunciation of the track and roadbed of a railway; railroad
Englisch - Türkisch

Definition von the track and roadbed of a railway; railroad im Englisch Türkisch wörterbuch

line
{i} hat

Onu aradım, ancak hat meşguldü. - I called her, but the line was busy.

Ben onu aramaya çalıştım, ama hat meşguldü. - I tried to call him up, but the line was busy.

line
{f} doldurmak
line
sıralamak
line
(Argo) kandırıcı sözler
line
ton
line
çizgilerle göstermek
line
astarlamak
line
doğru çizgi
line
sıra oluşturmak
line
desen
line
(tenek ve deniz) hat
line
çizgi

Zamana bağlı bir toplumda zaman lineer olarak görülür-yani geçmişten şimdiki zamana ve geleceğe doğru uzanan düz bir çizgi olarak. - In a time-bound society time is seen as linear- in other words as a straight line extending from the past, through the present, to the future.

Tom kağıda düz bir çizgi çizdi. - Tom drew a straight line on the paper.

line
{i} kablo
line
{f} kaplamak
line
ölçme ipi
line
(İnşaat) boru, hat, çizgi
line
{i} bilgi
line
kısa mektu
line
{i} kuyruk

Tom bir saat kuyrukta bekledi. - Tom stood in line for an hour.

Tom kuyruktaki son kişi. - Tom is the last person in line.

line
dizgin
Englisch - Englisch
line
the track and roadbed of a railway; railroad
Favoriten