the sweet potato (see below)

listen to the pronunciation of the sweet potato (see below)
Englisch - Türkisch

Definition von the sweet potato (see below) im Englisch Türkisch wörterbuch

potato
{i} patates

Memleketim Bolu'da patates aromalı köy ekmeği yedim. - I ate potato flavoured village bread in my hometown, Bolu.

Sana patatesleri kaynatacağım. - I'll boil you the potatoes.

potato
{i} baş

Patates cipsi yemeye başlarsam, duramam. - If I start eating potato chips, I can't stop.

Bir torba patates cipsini tek başıma yedim. - I ate the whole bag of potato chips by myself.

potato
potato rot daha toprakta iken patatesi çürüten hastalık
potato
potato race patates yarışı
potato
potato chip çips
potato
{i} (çoğ. --es) patates
potato
patates böceği
potato
potato beetle patatese zararı dokunan böcek
potato
{i} dolar
potato
{i} kafa
Englisch - Englisch
potato
the sweet potato (see below)
Favoriten