Benim akıcılığım birçok durum için yeterlidir, fakat genellikle çelişkili durumlarımı ifade etmek için değil.
- My fluency is sufficient for many situations, but not for expressing my — often contradictory — emotions.
Açıklamam yeterli değildi.
- My explanation was not sufficient.
Yeterli iş gücü olmayan bir ülke kendi kendine yeterli olamaz.
- A country without enough labour force cannot be self sufficient.
Açıklamam yeterli değildi.
- My explanation was not sufficient.
Sufficient of us are against this idea that we should stop now.