O mavi-beyaz parlayan yıldız Sirius'tur.
- That blue-white shining star is Sirius.
Çocuk parlayan gözlerle konuştu.
- The child talked with his eyes shining.
Güneş ışıl ışıl parlıyordu.
- The sun was shining brightly.
Güneş ışıl ışıl parlıyor.
- The sun is shining brightly.
Işıldayan gözleriyle beni dinliyordu.
- He was listening to me with his eyes shining.
Bu gece yıldızlar parlak şekilde parlıyor.
- The stars are shining brightly tonight.
Bu gece ay parlak bir şekilde parlıyor.
- The moon is shining brightly tonight.
O mavi-beyaz parlayan yıldız Sirius'tur.
- That blue-white shining star is Sirius.
Bu gece ay parlak bir şekilde parlıyor.
- The moon is shining brightly tonight.
Bulutların üstünde, güneş parlamaya devam ediyor.
- Above the clouds, the sun keeps on shining.
a shining example.
... [ Music ] >>Paul Joyce: Didn't we play Shining Star ...
... shining forth, pouring energy into the universe. ...