Acelesi olmayan insanlar yürüyen merdivenin sağ tarafında durur.
- People who are not in a hurry stand on the right side of the escalator.
Amerika'da arabalar yolun sağ tarafını kullanırlar.
- In America cars drive on the right side of the road.
En sağdaki şerit yapım aşamasındadır.
- The rightmost lane is now under construction.
Yolun sağ çatalına gittim.
- I took the right fork of the road.
Her şahıs, doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir.
- Everyone has the right to take part in the government of his country, directly or through freely chosen representatives.
Bana doğru saati söyle, lütfen.
- Tell me the right time, please.
... all nations will have the right to peaceful nuclear power. So right now we're trying to ...
... But we also believe in maintaining for individuals the right to pursue their dreams, and not ...