Tom hiç ona ödünç para vermeni istedi mi?
- Has Tom ever asked you to loan him money?
Ben Tom'a biraz ödünç para verdim.
- I loaned Tom some money.
Tom, Mary'yi ona biraz ödünç para vermesi için ikna etti.
- Tom convinced Mary to loan him some money.
Tom hiç ona ödünç para vermeni istedi mi?
- Has Tom ever asked you to loan him money?
Bir taksi için bana otuz dolar borç verebilir misin?
- Can you loan me thirty dollars for a cab?
Kimse bana para borç vermez.
- Nobody would loan me money.
Bana sözlüğünü ödünç ver, lütfen.
- Please loan me your dictionary.
Tom Mary'den ona biraz para ödünç vermesini istedi.
- Tom wanted Mary to loan him some money.
Bana sözlüğünü ödünç ver, lütfen.
- Please loan me your dictionary.
Bana bir kalem ödünç verebilir misin?
- Can you loan me a pen?