the persons attending; a retinue; attendants

listen to the pronunciation of the persons attending; a retinue; attendants
Englisch - Türkisch

Definition von the persons attending; a retinue; attendants im Englisch Türkisch wörterbuch

attendance
{i} katılma

Katılmak bütün üyeler için zorunludur. - Attendance is compulsory for all members.

Japonya'da ilk ve orta okula katılmak zorunludur. - In Japan, attendance at elementary and junior high school is compulsory.

attendance
{i} katılım

Yıl boyunca mükemmel katılımım vardı. - I had perfect attendance this year.

Hava güzel olması koşuluyla, katılım iyi olmalı. - Attendance should be good provided the weather is favorable.

attendance
devam (bir okula vb)
attendance
hizmet etme
attendance
bakma
attendance
hizmet
attendance
ilgilenme
attendance
hazır bulunma
attendance
bulunan kişilerin sayısı
attendance
düzenli olarak gitme
attendance
devam etme
attendance
dance in attendance on üzerine titremek
attendance
{i} bakım
attendance
(isim) katılım, devam, katılma; hazır bulunma; ilgilenme, bakım, bakma, kumanda, eşlik
attendance
{i} hazır bulunanlar
attendance
{i} eşlik
Englisch - Englisch
attendance