Yeteneğimin en iyisine göre görevimi yapacağım.
- I will do my duty to the best of my ability.
Bizim restoran en iyisidir.
- Our restaurant is the best.
Tom yapabileceğinin en iyisini yapıyor.
- Tom does the best he can.
Yapabileceğinin en iyisi bu mu?
- Is that the best you could do?
O en çok seyahat etmekten hoşlanır.
- She likes traveling best of all.
En çok sevdiğin birini al, hangisi olursa olsun.
- Take the one you like best, whichever it is.
Twitter'ın sloganı Dünyanızda nelerin yeni olduğunu keşfetmenin en iyi yolu.'dur.
- The motto of Twitter is The best way to discover what's new in your world.
Benim en iyi dostum bir kitaptır.
- My best friend is a book.
Elimden geldiğince şiiri en iyi şekilde çevirdim.
- I translated the poem the best I could.
O, fırsatı en iyi şekilde değerlendirdi.
- He made the best of the opportunity.
Sınavı geçmek için elimden geleni yapacağım.
- I will do my best to pass the examination.
Sınavı geçmek için elimden geleni yapacağım.
- I'll do my best to pass the examination.