Ben bir süre için onun bakımını üstlendim.
- I looked after him for a period of time.
Dan çok kısa bir süre için Linda'yla flört etti.
- Dan dated Linda for a very short period of time.
Tom geçici müdür olarak görev yapıyor.
- Tom is serving as interim director.
Ara sıra lütfen tüm iletileri Tom'a gönderin.
- In the interim, please send all communications to Tom.