Ben az önce bu MP3 çaların en son sürümünü satın aldım.
- I just bought the latest version of this MP3 player.
Onun en son romanını ilginç buldum.
- I found his latest novel interesting.
En son popüler şarkıları seslendiriyor.
- She is singing the latest popular songs.
Onun motosikleti en son model.
- His motorcycle is the latest model.
O, bana en geç beşe kadar geleceğine söz verdi.
- He promised me to come by five at the latest.
En geç ona kadar buraya gel.
- Come here by ten at the latest.
Bu laboratuvar en yeni bilgisayarlarla donatılmıştır.
- This laboratory is equipped with the latest computers.