Gündüz vakti okumayı severim.
- I like reading by daylight.
Tom gün ışığından önce eve geldi.
- Tom got home just before daylight.
Çok büyük pencereler bol doğal gün ışığı sağlar.
- Very large windows assure abundant natural daylight.
Annem gözlerinde yaşlarla bana baktı.
- Mother looked at me with tears in her eyes.
Bu şarkı o kadar acıklı ki gözlerimi yaşarttı.
- This song is so moving that it brings tears to my eyes.
Sakin olmak için gözlerimi kapattım.
- I closed my eyes to calm down.
Gözlerimi tekrar açar açmaz, Amina bira bardağının tabanından bana bakıyordu.
- Once I opened my eyes again, Amina was staring at me through the bottom of her beer glass.
... Okay. That's pretty unfortunate. Maybe eyes a little smaller? ...
... before our very eyes. CROWLEY: Because we're ' we're closing ...