Bir kız yeğenim var. O, Mary ile aynı okula gider.
- I have a niece. She goes to the same school as Mary.
Bay Eliot'un kız yeğeni bir kadınlar üniversitesine gidiyor.
- Mr. Eliot's niece goes to a women's college.
Kuzenlerim, kız yeğenlerim ve erkek yeğenlerimle çok oynuyorum.
- I play a lot with my cousins, nieces and nephews.
Onun kız yeğeni çekici ve yaşına göre olgundur.
- His niece is attractive and mature for her age.
Doğruyu söylemek gerekirse, o benim yeğenimdir.
- To tell the truth, she is my niece.