the context in general of a particular political, moral etc. situation

listen to the pronunciation of the context in general of a particular political, moral etc. situation
Englisch - Türkisch

Definition von the context in general of a particular political, moral etc. situation im Englisch Türkisch wörterbuch

climate
{i} iklim

Yakında buradaki iklime alışırsın. - You'll soon get used to the climate here.

Japonya'da iklim İngiltere'dekinden daha ılımandır. - The climate in Japan is milder than in England.

climate
{i} şartlar
climate
(Tıp) klimat
climate
abuhava
climate
hava

Yakında buradaki havaya alışacaktır. - He will soon get used to the climate here.

Buradaki hava Moskova'dakinden daha ılıman. - The climate here is milder than that of Moscow.

climate
ortam

Ortam farklılaştı mı? - Has the climate changed?

Bundan daha iyi bir ortam bulunamaz. - One can hardly find a more suitable climate.

climate
{i} bölge

Onun için, Arhangelsk'in arktik iklimi yeryüzündeki cehennemdi, ama o bölgede büyüyen diğeri için Arhangelsk yeryüzündeki cennetti. - For him, the arctic climate of Arkhangelsk was hell on earth, but for her, who had grown up in this region, Arkhangelsk was heaven on earth.

Bütün kıyı bölgelerinin ılıman iklimleri yoktur. - Not all coastal regions have mild climates.

climate
{i} çevre

ENERGY STAR, işletmelerin ve bireylerin tasarruf yapmasına ve üstün enerji verimliliği ile iklimimizi korumasına yardımcı olan bir ABD Çevre Koruma Ajansı gönüllü programıdır. - ENERGY STAR is a U.S. Environmental Protection Agency (EPA) voluntary program that helps businesses and individuals save money and protect our climate through superior energy efficiency.

Englisch - Englisch
climate
the context in general of a particular political, moral etc. situation

    Silbentrennung

    the con·text in gen·er·al of a par·ti·cu·lar political, mor·al etc. si·tu·a·tion

    Aussprache

Favoriten