Eğer yağmur başlarsa biz bisiklete binmekten vazgeçmek zorunda kalacağız.
- If it starts raining we'll have to give up on our bike ride.
Tom bir bisiklete binmek için gitti.
- Tom went for a bike ride.
Dün bisikleti tamir ettim.
- I fixed the bike yesterday.
Onun bisikleti benimkinden daha iyidir.
- His bike is better than mine.
Beş yaşında olduğun için bisiklete binme.
- Don't ride a bike because you are five years old.
Bisiklete binmeye gitmek ister misin?
- Would you like to go for a bike ride?
Motosikletimi nereye bırakabilirim?
- Where can I leave my bike?
Motosikletim seninki gibi bir şey değil.
- My bike is nothing like yours.