Ben acil olarak karargaha çağrıldım.
- I've been summoned to headquarters urgently.
Lee'nin karargahında askerlerden oluşan bir kalabalık bekledi.
- A crowd of soldiers waited at Lee's headquarters.
Twitter'ın genel merkezini ziyaret etmedim.
- I didn't visit the headquarters of Twitter.
Şirket merkezi Los Angeles'ta.
- The corporate headquarters is in Los Angeles.
Tom polis karakoluna götürüldü.
- Tom has been taken to police headquarters.