Tom'un parmaklılar ardındaki zamanı bitti.
- Tom's time behind bars is over.
Saldırıların ardındaki kimdi?
- Who was behind the attacks?
Tom arkasında bir ses duydu ve geriye döndü.
- Tom heard a noise behind him and turned around.
Chris fen dersinde geriye düşme riskinde.
- Chris risks falling behind in the science class.
Onu durdurmaya çalıştım, ama beni geride bıraktı.
- I tried to stop him, but he left me behind.
Ekstra yiyeceği geride bırakmaya karar verdiler.
- They decided to leave extra food behind.
Beni arkada bırakmayın!
- Don't leave me behind!
Arkadaşlarına ayak uydurmadığı için, o sonunda geride kaldı.
- Unable to keep up with his friends, he fell behind at last.
Ben, birinin arkadan adımı seslendiğini duydum.
- I heard someone call my name from behind.
Arkadan saldırıya uğradık.
- We were attacked from behind.
Belirlenmiş sürenin on dakika gerisindesin.
- You are ten minutes behind the appointed time.
Bu, programın gerisinde.
- It's behind schedule.
Bahçe evin arkasında.
- The garden is behind the house.
Arkasında zengin bir destekleyicisi var.
- He has a wealthy supporter behind him.
Tren bugün on dakika geç kaldı.
- The train is ten minutes behind today.
Otobüs on dakika geç kaldı.
- The bus arrived ten minutes behind time.
Saat on dakika geri kalmış.
- The clock is ten minutes behind.
Güneş bulutların ardından çıktı.
- The sun came out from behind the clouds.
Diğerlerinin ardından kötü konuşmamalısın.
- You must not speak ill of others behind their backs.