Ne yaparsan yap,doğru adımla başlamak kaçınılmazdır.
- Whatever you're doing, starting off on the right foot is essential.
Tom yemeği masaya koydu ve herkese yemeye başlamasını söyledi.
- Tom put the food on the table and told everyone to start eating.
Fransızca öğrenmeye başlamak istiyorum. Çalışmak için bana biraz malzeme tavsiye edebilir misin?
- I want to start learning French. Can you recommend me any materials to study with?
Üniversiteyi bitirdiğimde, derhal çalışmaya başladım.
- On finishing university, I started working right away.
O ciddi olarak çalışmaya başladı.
- He started to study in earnest.
Tom yatağın üstünde yukarı aşağı sıçramaya başladı.
- Tom started bouncing up and down on the bed.
Çocuklar kanapenin üstünde yukarı aşağı sıçramaya başladı.
- The children started bouncing up and down on the couch.
Tom bu sabah geç bir başlangıç yaptı.
- Tom got a late start this morning.
İyi bir başlangıç yapmak savaşın yarısıdır.
- Making a good start is half the battle.
Derhal başlamak zorunda kalacaksın.
- You'll have to start at once.
Onun planı pazartesi günü başlamaktı.
- His plan was to start on Monday.
Tom beni daha avantajlı başlattı.
- Tom gave me a head start.
Dan ve Linda bir aile kurmak için hazırdı.
- Dan and Linda were ready to start a family.
Ben bir aile kurmak istiyorum.
- I want to start a family.