Altı yaşında o, daktiloyu kullanmayı öğrendi ve öğretmenine el ile yazmayı öğrenmesine gerek kalmadığını söyledi.
- At the age of six he had learned to use the typewriter and told the teacher that he did not need to learn to write by hand.
Dört kollu adam bankayı soydu ve 4 milyon dolar ile kaçtı.
- Four armed men held up the bank and escaped with $4 million.
Sen ilerle ve ben sana daha sonra yetişirim.
- You walk on and I will catch up with you later.
Daha sonra, Chris utandı ve özür diledi ve Beth onu bağışladı.
- Later, Chris felt ashamed and apologized and Beth forgave him.
İzlandaca bir cümlenin İngilizce bir çevirisi varsa ve İngilizce cümlenin Svahilice bir çevirisi varsa, daha sonra bu, dolaylı olarak İzlandaca cümle için Svahilice bir çeviri sağlayacaktır.
- If an Icelandic sentence has a translation in English, and the English sentence has a translation in Swahili, then indirectly, this will provide a Swahili translation for the Icelandic sentence.
Su boruları dondu ve sonra patladı.
- The water pipes froze and then burst.
Biz üç köpek ve bir kedi besliyoruz.
- We keep three dogs and a cat.
Köpeğimi ne sıklıkta ve ne kadar beslemeliyim?
- How often and how much should I feed my dog?
Biz trafikte yarım saat kadar durdurulduk ve bu yüzden geç vardık.
- We were held up for half an hour in the traffic and so we arrived late.
O gerçekten şirin ve bu yüzden onunla çalışmayı seviyorum
- He's really cute, and so I like working with him.
If an internal node is encountered that contains a mask, the search key is logically ANDed with the mask and another search is made of the subtree.
Five and six are eleven.
Boys and girls come out to play.
bread, butter and cheese.
Call and see whether John is coming over.
A: I don't have a key. B: And... A: And I need one to get in.
I mended the chair and it broke again.
Peter answered, and sayde: master, and thou be he, bidde me come unto the on the water.
... And surprisingly, the first civilizations arise ...
... it. And as far as currency manipulation, the currency ...