the after part of a gun carriage; the trail

listen to the pronunciation of the after part of a gun carriage; the trail
Englisch - Türkisch

Definition von the after part of a gun carriage; the trail im Englisch Türkisch wörterbuch

train
{f} eğitmek

Tom köpeğini eğitmek için birini kiraladı. - Tom hired someone to train his dog.

Dan Linda'yı eğitmek bile istememişti. - Dan didn't even want to train Linda.

train
tren

Sonraki tren ne zaman ayrılacak? - What time does the next train leave?

En yakın tren istasyonu nerede? - Where is the closest train station?

train
{f} alıştırma yapmak
train
antreman yapmak
train
çalıştırmak

Bu makineyi çalıştırmak için özel bir eğitim gerekli değil. - No special training is needed to operate this machine.

train
idman yapmak
train
yetişmek

Eğer trene yetişmek istiyorsan derhal hareket etmelisin. - You'll have to get a move on if you want to catch the train.

Sadece trene yetişmek için istasyona aceleyle gittik. - We hurried to the station only to miss the train.

train
yetiştirmek
train
olaylar/düşünceler zinciri
train
eğit(mek)
train
{i} yildiz
train
{i} kervan

Develerden oluşan uzun bir kervan batıya doğru ilerliyordu. - A long train of camels was moving to the west.

train
{i} katar; kafile
train
{f} eğitmek, terbiye etmek, yetiştirmek
train
{f} nişan almak
train
dalları kazık veya
train
hayvanı tuzağa çekmek için sıralanmış yem
train
{i} katar
Englisch - Englisch
train
the after part of a gun carriage; the trail
Favoriten