Ben aya seyahat etmek istiyorum.
- I want to travel to the moon.
Seninle seyahat etmek istiyorum.
- I want to travel with you.
Steve bana yolculuklarının hikayesini anlattı.
- Steve told me the tale of his travels.
O yanında bir çalar saati almadan asla yolculuk yapmaz.
- He never travels without taking an alarm clock with him.
Yurt dışında seyahat etme fırsatım oldu.
- I had a chance to travel abroad.
Yurt dışına seyahat etmek benim en sevdiğim şeylerden biridir.
- Traveling abroad is one of my favorite things.
Tom, Avrupa'da dolaşmak istedi.
- Tom wanted to travel around Europe.
Hayalim dünyayı dolaşmaktır.
- My dream is to travel the world.
Gemi ile gitmek arabayla gitmekten daha uzun sürüyor.
- Traveling by boat takes longer than going by car.
Yalnız seyahat etmek bir grupla gitmekten daha ilginçtir.
- It's more interesting to travel alone than to go on a group tour.