the act of hindering or obstructing or impeding

listen to the pronunciation of the act of hindering or obstructing or impeding
Englisch - Türkisch

Definition von the act of hindering or obstructing or impeding im Englisch Türkisch wörterbuch

interference
{i} engel
hindrance
{i} engelleme
hindrance
engel/engelleme
interference
{i} müdahale etme

Rusya, Avrupa Birliği ve ABD; birbirlerini Ukrayna'nın iç işlerine müdahale etmekle suçluyorlar. - Russia, the European Union and the U.S. are accusing each other of interference in Ukraine's domestic affairs.

hindrance
{i} mani
interference
karşılıklı etkileşim
interference
(Havacılık) karşılıklı etkileme
interference
(Askeri) karıştırma
interference
(Askeri,Tıp) enterferans
hindrance
{i} önleme
hindrance
engel
interference
(with ile) karışma
interference
Kalbte iki uyarı dalgasının birbiriyle çatışması, dalgaların üst üste binişi nedeniyle bir uyarı dalgasının diğerinin etkisini ortadan kaldırmasıyla belrigin iletim bozukluğu
interference
KARışıM, GİRİŞİM, TİTREŞİM GİRİŞİMİ: Telsiz muhaberesinde, parazit veya arzu edilmeyen işaretlerden doğan alma karışıklığı. Radarda; dost veya düşman elektrik cihaz ve makinalarının veya atmosferik olayların etkisi ile ekran üzerinde rastgele beliren şaşırtıcı işaretler
the act of
eyleminin
hindrance
{i} ayak bağı

Motive değilsen hemen eve dön. Sadece bir ayak bağı olacaksın. - If you're not motivated, go back home. You'll just be a hindrance.

Tam bir ayak bağıyım. - I'm just a hindrance.

interference
{i} çatışma
interference
{i} radyo parazit
Englisch - Englisch
hindrance
interference
the act of hindering or obstructing or impeding

    Silbentrennung

    the act of hindering or obstructing or im·ped·ing

    Türkische aussprache

    dhi äkt ıv hîndırîng ır ıbstrʌktîng ır împidîng

    Aussprache

    /ᴛʜē ˈakt əv ˈhəndərəɴɢ ər əbˈstrəktəɴɢ ər əmˈpēdəɴɢ/ /ðiː ˈækt əv ˈhɪndɜrɪŋ ɜr əbˈstrʌktɪŋ ɜr ɪmˈpiːdɪŋ/
Favoriten