the act of gravitating

Englisch - Türkisch

Definition von the act of gravitating im Englisch Türkisch wörterbuch

Lazer enterferometre Uzay Anteni (LISA) yerçekimi dalgalarını algılayabilecek bir uzay görevidir. - The Laser Interferometer Space Antenna (LISA) is a space mission that will be able to detect gravitational waves.

Bilim adamları yerçekimi dalgaları tespit ettiler. - Scientists have detected gravitational waves.

{i} cazibe

(Tıp) Bir cismi bütün halinde tutan tanecikleri arasındaik çekim, cazibe kuvveti

gravitation

cazibe kuvveti

gravitation

{i} yerçekimiyle hareket etme

{i} eğilim

{i} çekim

Juno Jüpiter'in yer çekiminin ve manyetik alanlarının haritasını yapacak. - Juno will map Jupiter's gravitational and magnetic fields.

Matematiksel hesaplamalar yoluyla Le Verrier Uranüsün ötesindeki başka gezegenin varlığını tahmin etti. Bu gezegenin yer çekimi Uranüsün sıradışı hareketini açıkladı. - Through mathematical calculations, Le Verrier predicted the presence of another planet beyond Uranus. The gravitational pull of this planet would explain the unusual motion of Uranus.

gravitation

(Askeri) YERÇEKİMİ, ÇEKİM KUVVETİ (HV.): Evrenin her yerinde bütün madde tanecikleri arasında mevcut bulunan çekim kuvveti. Çekim kanunu: "Evrendeki her madde taneciği, diğer bir taneciği kitlesinin çarpımıyla doğru ve aralarındaki mesafenin karesiyle ters orantılı olarak çeker" der

gravitation