Hayır, onun bir güdüsü yok.
- No, he doesn't have a motive.
Senin güdün taktire değer fakat eylemin değil.
- Your motive was admirable, but your action was not.
Dedektifler cinayet için farklı sebepler düşündüler.
- Detectives considered different motives for the murder.
Cinayetin nedeni henüz bilinmiyor.
- The motive for the murder is not yet known.
Cinayetin nedeni kıskançlıktı.
- Jealousy was the motive for the murder.