Englisch - Türkisch
Definition von that which is proper or becoming im Englisch Türkisch wörterbuch
- decency
- ılım
- decency
- {i} nezaket
Tom'un bile özür dileme nezaketi yoktu.
-Tom didn't even have the decency to apologize.
Tom hatalı olduğunu kabul edecek nezakete sahip değildi.
-Tom didn't have the decency to admit that he was wrong.
- decency
- topluma uygunluk
- decency
- terbiye
O yanılgan olduğunu itiraf edebilecek bir terbiyeye sahip değildi.
-He didn't have the decency to admit that he was wrong.
Tom'un bile hatalı olduğunu itiraf etmek için terbiyesi yoktu.
-Tom didn't even have the decency to admit he was wrong.
- decency
- incelik
- decency
- ıIımlılık
- decency
- {i} ılımlılık
- decency
- {i} namus
- decency
- bu şekilde yapılan herhangi bir iş veya davranış
- decency
- {i} anlayışlılık
- decency
- {i} edep
- decency
- {i} iffet, namus
- decency
- {i} uygunluk
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von that which is proper or becoming im Englisch Englisch wörterbuch
- decency
that which is proper or becoming
Silbentrennung
that which I·s prop·er or be·com·ingTürkische aussprache
dhıt hwîç îz präpır ır bîkʌmîngAussprache
/ᴛʜət ˈhwəʧ əz ˈpräpər ər bəˈkəməɴɢ/ /ðət ˈhwɪʧ ɪz ˈprɑːpɜr ɜr bɪˈkʌmɪŋ/
Resimler
Historie
Favoriten