(Askeri) CAYDIRMA: Doğacak sonuçtan korkarak hareketten kaçınma. Caydırmaya, arzu edilmeyen bir mukabele tehlikesine maruz kalma inancının mevcudiyeti sebep olur
Englisch - Englisch
Definition von that which deters; a deterrent; a hindrance im Englisch Englisch wörterbuch