that which constitutes distinction of person; individuality

listen to the pronunciation of that which constitutes distinction of person; individuality
Englisch - Türkisch

Definition von that which constitutes distinction of person; individuality im Englisch Türkisch wörterbuch

personality
kişilik

Mary görünüşlerin kişilikten daha önemli olduğunu düşünüyor. - Mary thinks that looks are more important than personality.

Yoshio kişilik olarak annesine ve görünüş olarak babasına benziyor. - Yoshio resembles his mother in personality and his father in appearance.

personality
{i} şahsiyet
personality
şahsiyet/kişilik
personality
(Tıp) personalite
personality
şahsın hukuku
personality
sosyal kişilik
personality
önemli kişi
personality
{i} benlik
personality
(Tıp) Kişi, şahıs
personality
ferdiyet
personality
(Tıp) Kişilik, şahsieyt
personality
{i} karakter

Karakter yeteneğe değil kişiliğe bağlıdır. - The character depends on personality, not on talent.

O tanınmış bir televizyon karakteridir. - He's a well-known television personality.

personality
{i} bireylik
personality
hakaret niteliğinde söz
Englisch - Englisch
personality
that which constitutes distinction of person; individuality
Favoriten