that has lost freshness, color, or brightness; grown dim

listen to the pronunciation of that has lost freshness, color, or brightness; grown dim
Englisch - Türkisch

Definition von that has lost freshness, color, or brightness; grown dim im Englisch Türkisch wörterbuch

faded
{s} soluk

Tom sadece büyükbabasının soluk bir fotoğrafına sahip. - Tom only has one faded photograph of grandfather.

Kumaşın rengi çok soluk. - The cloth's very faded.

faded
{s} solmuş
faded
{s} solgun
faded
ağarık
faded
uçuk
faded
akçıl
faded
{f} sol

O, soluk bir pamuk etek giymişti. - She was dressed in a faded cotton skirt.

Tom soluk bir mavi gömlek giyiyor. - Tom is wearing a faded blue shirt.

faded
(Askeri) TEMASIN KAYBOLMASI: Bir hava önlemesinde, "temas, rapor istasyonunun görüş alanından kaybolmuştur ve verilecek herhangi bir mevkii bilgisi beklenmektedir" anlamında bir kod
faded
{s} geçkin
faded
{s} rengi atmış
faded
{s} zayıflamış
faded
{s} güzelliğini yitirmiş
Englisch - Englisch
faded