Englisch - Türkisch
Definition von that has been stolen im Englisch Türkisch wörterbuch
- stolen
- çalınan
O, onun çalınan bisikletiydi.
-It was his bicycle that was stolen.
O, çalınan cüzdanını kurtardı.
-He recovered his stolen wallet.
- stolen
- (Kanun) çalınmış
Sami'nin şeyleri çalınmıştı.
-Sami's items were stolen.
Bu sabah işten kovuldum. Geldiği zaman da hep üst üste gelir ya, ofisin bulunduğu binadan çıkmamla beraber arabamın da çalınmış olduğunu gördüm.
-I got fired from my job this morning. But, when it rains it pours, and upon coming out of the office building I found that someone had stolen my car.
- stolen
- aşırma
- stolen
- {f} çal
Dün gece arabam çalındı.
-My car was stolen last night.
Polis, neredeyse bir aydır çalınan eşyaları arıyor.
-The police have been searching for the stolen goods for almost a month.
- stolen
- f., bak. steal. s. çalınmış, çalıntı
- stolen
- süzül/çal
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von that has been stolen im Englisch Englisch wörterbuch
- stolen
that has been stolen
Silbentrennung
that has been stol·enTürkische aussprache
dhıt hız bın stōlınAussprache
/ᴛʜət həz bən ˈstōlən/ /ðət həz bən ˈstoʊlən/
Resimler
Historie
Favoriten