1950'li yıllarda şehir Buenos Aires'in milangolarında yaygın olan tangoyu dans etme stilini tanımlamak için 'Milonguero stili tango' terimi 1990'ların başında uyduruldu.
- The term ‘milonguero style tango’ was coined in the early 1990s to describe the style of dancing tango that was prevalent in the milongas of downtown Buenos Aires in the 1950s.
O, atmosferdeki karbon dioksit miktarlarının artmasından dolayı Dünyanın ısınmasını tanımlamak için kullanılan bir terimdir.
- It is a term used to describe the warming of the earth due to increasing amounts of carbon dioxide in the atmosphere.
Çoğu öğrenciler dönem sınavı için hazırlık yapıyor.
- Most students are doing preparation for the term examination.
İlkokul çocukları, altı yıllık bir dönem için okula giderler.
- Elementary school children go to school for a term of six years.
Daha iyi şartlar bekliyorduk.
- We expected better terms.
Fiyatı düşürürsen şartları kabul ederim.
- I'll agree to the terms if you lower the price.
Daha fazla bir indirim talep ederseniz, ödeme koşullarını değiştirmeyi öneririz.
- If you request a further discount, we suggest changing the terms of payment.
Kullanım koşulları haber verilmeksizin değiştirilebilir.
- Terms of use may be changed without notice.
Nancy beş yıldan fazla süredir ablam ile iyi ilişkiler içindedir.
- Nancy has been on good terms with my sister for more than five years.
Sanırım onun hakkında uzun süre düşündüğünde o farklıdır.
- I suppose it's different when you think about it over the long term.
Bir sonraki adım barış anlaşmasının koşullarını görüşmekti.
- The next step was to negotiate terms of a peace treaty.
Kullanım koşulları haber verilmeksizin değiştirilebilir.
- Terms of use may be changed without notice.
Biz otobüs terminalinde kazara onlarla karşılaştık.
- We met them by accident at the bus terminal.
İdrar şişesi ile tuvalete gidecek birisine yardımcı olmak için teknik terminoloji nedir?
- What's the technical terminology for assisting someone to go to the toilet with a urine bottle?
Daha fazla bir indirim talep ederseniz, ödeme koşullarını değiştirmeyi öneririz.
- If you request a further discount, we suggest changing the terms of payment.
Kullanım koşulları haber verilmeksizin değiştirilebilir.
- Terms of use may be changed without notice.
Fiyatı düşürürsen şartları kabul ederim.
- I'll agree to the terms if you lower the price.
Owen'la aranızın iyi olmadığını duydum.
- I hear you're on bad terms with Owen.
Onlarla aramız iyidir.
- We are on good terms with them.
Mektup ticari terimler kullanarak yazıldı.
- The letter was written using business terms.
Genel terimler kullanacağım.
- I will use general terms.
Sendika ve şirket yeni bir sözleşme üzerinde anlaşma sağladılar.
- The union and the company have come to terms on a new contract.
Kısa vadeli sözleşmeli personel haber vermeden işten çıkarıldı.
- The short term contract employees were dismissed without notice.
Sözleşme şartlarına göre, ödemenizin vadesi 31 Mayısta idi.
- According to the terms of the contract, your payment was due on May 31st.
Fiyatı düşürürsen şartları kabul ederim.
- I'll agree to the terms if you lower the price.
Uzun vadede fayda sağlayabilecek alanlara yatırım yapılmamıştı.
- The money was not invested in areas where it could bring benefit over the long term.
Senin uzun vadeli planların nedir?
- What are your long term plans?
Fiyatı düşürürsen şartları kabul ederim.
- I'll agree to the terms if you lower the price.
terms and conditions.
near-term, mid-term and long-term goals.
All of these terms cancel out.
... break. And so, in terms of bringing down deductions, ...
... And that's going to have an impact in terms of, ...